Flörtöz kadınla baş edebilir misin?
Flörtöz kadın denilince aklımıza her zaman oraya buraya pas veren, hal ve hareketleri her zaman karşı cinsin ilgisini çekmek olan kadınlar olarak algılamaktayız. Aslında bunu neye dayanarak dediğimiz çok önemli. Çünkü insanların kendi kararları/yaşamları vardır. Bunu sorgulayıp karşıdakine de belirli bir tanı koymak yanlıştır. Flörtöz kadın öncelikle çok zeki kadındır çünkü ilişkisinde karşıdakine hangi soruları soracağını, ona nasıl yaklaşacağını, karşı cinsi çok iyi tanır. Gözlem yapar. Bir bilim adamının araştırması gibi karşıdakinin karakterini & kişiliğini inceler. Onların asıl amacı hayatlarına gerçekten de doğru insanı almaktır. Ama flört dediğimiz şey çiçeğe benzer. Çok tatlıdır. Bu yüzden çiçek dolu tarlamızdan tek bir çiçeği alıp yolumuza devam edince elimizdeki gülle yetinmeyi bilemeyebiliriz. Çünkü arkamızda koskocaman bir çiçek bahçesi bıraktık. Çiçeklerin hepsi bizim arkamızdan ağlarken biz en güzel çiçeği aldık kokladık. Flörtöz olmak sanılanın aksine kadını da değersizleştirmez, kadının bir tarafını da eksiltmez. Aksine mutlu-sevecen bir insan haline getirir. Aynı zamanda çok özgüvenli olur bu kadınlar çünkü dışardan 'kim bana ne der?' düşüncesi yoktur kafalarında. Kim ne düşünürse düşünsün, ben istediğimi yaparım kafasındadırlar. Bu yüzden de toplumda en çok bu kadınlar konuşulur. Öyledir ya, toplumu takmayan insanlar toplumda her zaman konuşulur. Bu bir gerçektir. Lakin duygusal takılan erkekleri de ağlatırlar. Hiç acımaları yoktur. Gül bahçesinde olduğunu söylemiştim. Acımaz koparır valla sizi; gıkınızı çıkaramazsınız.
Flörtöz kadınla baş edebilir misin?
Ah bir düşüneyim; hayır sister. Çünkü dünya onun etrafında dönüyor ve sen sadece onu mutluluğa götüren ufak bir adımsın. Sen onu seçmedin ki, o seni seçti. Onun gözünde öyle bir yer edinmen gerek ki, seni unutamasın. Kalbinde bir ukte bıraksın. Seni sürekli hatırlasın. Ha bunları dedim diye gidipte saçma sapan hareketler yaparsan gözünde küçülürsün. Seni diğerleri gibi basit görmeye başlar. Onu mutlu et. Onun bu tarafını onun yüzüne vurmak yerine olduğu gibi kabullen ama dozunda. Ha kabullenemiyorsan da sinir hastası olmanın mantığı yoktur. Dizginleri ele alman çok zor. Çok zor. Bu yüzden gözünü korkutmak gibi olmasın ama eğer başa çıkabileceğini düşünmüyorsan; hiç başlama. Ona durumu usulca izah et ve aradan tüy
Flörtöz kadın denilince aklımıza her zaman oraya buraya pas veren, hal ve hareketleri her zaman karşı cinsin ilgisini çekmek olan kadınlar olarak algılamaktayız. Aslında bunu neye dayanarak dediğimiz çok önemli. Çünkü insanların kendi kararları/yaşamları vardır. Bunu sorgulayıp karşıdakine de belirli bir tanı koymak yanlıştır. Flörtöz kadın öncelikle çok zeki kadındır çünkü ilişkisinde karşıdakine hangi soruları soracağını, ona nasıl yaklaşacağını, karşı cinsi çok iyi tanır. Gözlem yapar. Bir bilim adamının araştırması gibi karşıdakinin karakterini & kişiliğini inceler. Onların asıl amacı hayatlarına gerçekten de doğru insanı almaktır. Ama flört dediğimiz şey çiçeğe benzer. Çok tatlıdır. Bu yüzden çiçek dolu tarlamızdan tek bir çiçeği alıp yolumuza devam edince elimizdeki gülle yetinmeyi bilemeyebiliriz. Çünkü arkamızda koskocaman bir çiçek bahçesi bıraktık. Çiçeklerin hepsi bizim arkamızdan ağlarken biz en güzel çiçeği aldık kokladık. Flörtöz olmak sanılanın aksine kadını da değersizleştirmez, kadının bir tarafını da eksiltmez. Aksine mutlu-sevecen bir insan haline getirir. Aynı zamanda çok özgüvenli olur bu kadınlar çünkü dışardan 'kim bana ne der?' düşüncesi yoktur kafalarında. Kim ne düşünürse düşünsün, ben istediğimi yaparım kafasındadırlar. Bu yüzden de toplumda en çok bu kadınlar konuşulur. Öyledir ya, toplumu takmayan insanlar toplumda her zaman konuşulur. Bu bir gerçektir. Lakin duygusal takılan erkekleri de ağlatırlar. Hiç acımaları yoktur. Gül bahçesinde olduğunu söylemiştim. Acımaz koparır valla sizi; gıkınızı çıkaramazsınız.
Flörtöz kadınla baş edebilir misin?
Ah bir düşüneyim; hayır sister. Çünkü dünya onun etrafında dönüyor ve sen sadece onu mutluluğa götüren ufak bir adımsın. Sen onu seçmedin ki, o seni seçti. Onun gözünde öyle bir yer edinmen gerek ki, seni unutamasın. Kalbinde bir ukte bıraksın. Seni sürekli hatırlasın. Ha bunları dedim diye gidipte saçma sapan hareketler yaparsan gözünde küçülürsün. Seni diğerleri gibi basit görmeye başlar. Onu mutlu et. Onun bu tarafını onun yüzüne vurmak yerine olduğu gibi kabullen ama dozunda. Ha kabullenemiyorsan da sinir hastası olmanın mantığı yoktur. Dizginleri ele alman çok zor. Çok zor. Bu yüzden gözünü korkutmak gibi olmasın ama eğer başa çıkabileceğini düşünmüyorsan; hiç başlama. Ona durumu usulca izah et ve aradan tüy